ALEVÎ BİN MUHAMMED
Evliyânın büyüklerinden. Neseb-i şerîfleri; Alevî bin Muhammed bin Sehl bin Muhammed bin Ahmed bin Süleymân bin Ömer bin Muhammed bin Sehl bin Abdurrahmân bin Abdullah bin Alevî bin Muhammed bin Ali bin Alevî bin Muhammed bin Ali bin Muhammed bin Ali bin Alevî bin Muhammed bin Alevî bin Abdullah bin Ahmed bin Muhammed bin Ali bin Mûsâ bin Câfer bin Muhammed Bâkır bin Zeynelâbidîn bin Hüseyin bin Fâtıma (radıyallahü anhâ) şeklinde olup seyyiddir. 1752 (H.1116) senesi Zilhicce ayının yirmi üçüncü Cumartesi gecesiYemen'in Terîm şehrinde doğdu. On beş yaşında âilesiyle birlikte Hindistan'ın güneybatı sâhil beldelerinden Milibar'a hicret etti. Orasını vatan edinip zâhirî ve bâtınî (kalb) ilimlerinde olgunlaştı. Hindistan halkını senelerce irşâd etti. Hak olan doğru yolu gösterdi, îmân bilgilerini aşıladı. Çok kerâmetleri görüldü. 1844 (H.1260) senesinde Milibar'da vefât etti. Tirnehali şehrinde defnedildi. Kabri üzerine büyük bir türbe binâ edilmiştir. Kabri başında gece gündüz devamlı Kur'ân-ı kerîm okunur. Vefâtından sonra da çok kerâmetleri görülmüştür.
Seyyidler âilesinin ileri gelenlerinden bâzıları daha önce Hindistan'ın Milibar beldesine hicret etmişlerdi. Bunlar içinde Alevî bin Muhammed'in dayısı Şeyh Hasan el-Cifrî de vardı. Âlim ve velî olan dayıları Milibar halkını başta hükümdârları olmak üzere tatlı dil, güzel ahlâk ve nihâyetsiz sabır ile irşâd edip doğru yolu göstermişti. Daha sonra Hindistan'ın müslüman vâlilerinden Yetibu, Milibar'ı fethedince, İslâmiyet buraya iyice yerleşti. Böylece Seyyidler âilesi, ilim ve irşâd hizmetlerine daha çok yer verdiler.